Ekonomi

Gayrimenkul sektöründe son durum: Böyle giderse… 

ÜLKE genelinde ortalama metrekare fiyatı günümüz itibariyle yaklaşık 30 bin liranın üzerinde seyrederken, 100 metrekare bir evin ortalama fiyatı 3 milyon liradan fazla. Rakamlar hala yurttaşı konuta ulaşılabilir kılmasa da, konut fiyatları düşüşte. Alanya’da yaklaşık yüzde 30 civarında bir düşüş söz konusu. 
Konut fiyatlarında yaşanan bu düşüşün ve sektörde yaşanan durgunluğun sebeplerinden biri elbette ki ekonomik kriz. Krizin yanı sıra kredi faizlerinin yüksek olması da yurttaşın konuta ulaşımını engelliyor. 
Faiz oranlarının yüksek olması aynı zamanda ev sahipliği oranını da düşüyor. Zira 3 milyonu olan bir yurttaşın konuta yatırım yapıp kiraya vermesi durumunda aylık kira getirisi 10 – 20 bin lira arasında değişirken, mevcut parasını (3 milyon lira) bankaya faize yatırması durumunda 100 bin liranın üzerinde aylık bir kazanç sağlıyor. Dolayısıyla ekonomik açıdan parasını değerlendirmek isteyen yatırımcı konut almak yerine başka yollara başvuruyor. 
Konuya ilişkin alanyaburada.com’a konuşan Picasso Home’s Emlak Sahibi Ramazan Uyanık sektörün yaşadığı sıkıntılara dikkat çekti. Uyanık yapmış olduğu kapsamlı açıklamasında şu ifadelere yer verdi. 

‘EKONOMİK KRİZ HER SEKTÖRÜ ETKİLEDİ’ 
“Aslına bakarsanız fiyatlar geçmişte enflasyonun çok üzerinde arttı. Şimdi ise ortalamaya dönüş eğilimi gösteriyor. Ancak bu noktada hem emlak sektörü hem de inşaat sektörü ciddi bir sıkıntı içerisinde diyebiliriz. Zira enflasyonun üzerinde artan tek şey konut fiyatları değildi. Son 1 yıllık süreçte dikkat ederseniz her alanda zamlar omuzlarımıza yüklendi. Maliyetler normalin üzerinde arttı. Şuan konut fiyatları düşüşe geçti. Ancak maliyetler düşmedi. Genel anlamda fatura hep emlak ve inşaat sektörüne kesiliyor ancak yaşanan ekonomik sıkıntılar her sektör için geçerli. 

‘DÜŞÜŞÜN NEDENİ YÜKSEK FAİZ’ 
Konut fiyatlarının yüzde 30 düşmesinin ve sektörde yaşanan durgunluğun en büyük nedenlerinden biri banka faizlerinin yüksek olması. Zira yatırım yapmak isteyen insanlar için ellerindeki sermayeyi konu bankaya yatırıp faizini almak çok daha kazançlı. Bir diğer yandan ekonomik kriz derinleştikçe derinleşti. Değil birikim yapmak vatandaş geçimini zor sağlıyor. 

‘YABANCILARA YÖNELİK KISITLAMALAR ZORA SOKTU’
Yabancılara yönelik satışlarda ikamet almak için tapuda 200 bin dolar gösterilmesi zorunluğu desek o apayrı bir konu başlığı. Alanya’nın Avsallar, Kestel, Mahmutlar ve Kargıcak mahallelerinde ikamet alımının kapatılması gibi. Yanı sıra yabancılara kiralama yolu ile ikamet alımının önünün kapatılması söz konusu. Örneğin savaştan gelip 500 bin euro parası olan bir yabancı 3 daire birden alıyordu, birinde kendisi oturuyorsa diğer iki dairesini kiraya veriyordu. Bu da piyasada nakit döngüsüne katkı sağlıyordu. Sonuç olarak bu insanlar Alanya’da yaşıyor, restorana gidiyor, alışverişini yapıyorlardı. Bunların hepsi yeni çıkarılan kanunlarla kayboldu gitti. Bütün bunlar sektörü bitirme, müteahhitleri batırma noktasına getirdi. Zaten gayrimenkul sektörü bu ve benzer konularda her daim sıkıntılarını dile getiriyor. 

‘İNŞAAT SEKTÖRÜ BATMA NOKTASINA GELDİ’ 
İnşaat sektörüne bakacak olursak geçtiğimiz yıllarda yapılan inşaatlardan ya da üretilen projeler üzerinden birçok anlaşma gerçekleştirildi. Yabancı yatırımcılar ikamet almak, Türkiye’de yaşamak için binlerce daire alımına imza attılar. Bu alım satımlarda çoğunlukla toplam bedelin yüzde 40’ını peşin ödediler. Geri kalan miktarı da müteahhitler ile 15 ya da 24 aylık taksitlere böldüler. İnşaat firmaları aldıkları yüzde 40 nakit parayı yaptıkları inşaatlarda kullandılar. Sonra hükümet ikamet almak isteyen yabancılar için en alt limit 200 bin dolar olmak üzere zorunluluk getirdi. Her şey tepetaklak oldu. Zira aldıkları daire fiyatları 100 bin ila 200 bin dolar arasında değişiyordu. Hal durum böyle olunca yabancı yatırımcıların çoğu sözleşmelerini iptal etmek ve paralarını geri almak istediler. İnşaat firmaları da zora girdi. 
Yani sözün özü özellikle şu sıra sektör durgun ve zor durumda.”
(HABER MERKEZİ)